Anderson'ın mahareti tıpkı karla kaplı mekanların hissettirdiği gibi, çok dingin bir atmosfer sağlaması değil mi? Sinemada bir janrı yapıbozumuna uğratmak bu tür filmleri gördüğümüzde hiç de zor değilmiş gibi geliyor. Bir vampir filmine yeni soluk getirmek için, sadece o janrı hissetmeniz yeterli belki de. Çünkü Anderson ne vampire vampir muamelesi çekiyor ne de vampirin avlarını acındırmaya kalkışıyor. Belki de vampirlik kavramını küçük bir kıza verip ona tarafsız yaklaşmak ve bir çocukla bir vampirin aşkını hiçbir ağdalı hamleye kalkışmadan anlatmak, tarafsızlık değil, bizzat taraf tutmaktır. Filmin finalindeki katliamda içimizin yağlarının erimesinin nedeni bu olabilir mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder